Likya Turu
Akdeniz'in bakir koylarının yamaçlarına uzanan Likya Uygarlığı, Antik tarihin izlerini sürebileceğiniz en popüler turlara ev sahipliği yapıyor. Likya, adını Apollon'dan alan gerçek bir “Işık Ülkesi”. Teke Yarımadası'nda yer alan bölge, her yıl binlerce turisti ağırlıyor. Tarih ve doğa meraklıları Akdeniz’in tertemiz sularına dalmak için yaz aylarında Likya’da buluşuyor. Likya'ya duyulan bu ilginin kaynağı ise sadece yeşil doğası ve tertemiz denizleriyle sınırlı değil. Likya turu, aynı zamanda Batık Şehir olarak bilinen bölgenin günümüze ulaşan antik yapılarına da ışık tutuyor. Xantos, Tlos, Olimpos, Patara, Simena ve Myra kentlerine uzanan Likya turu, misafirlerini önce Göcek ve Dalyan arasında bir tekne turuna davet ediyor. Sazlıklar arasından panoramik manzaraların izlendiği, Caretta-Caretta kaplumbağaları eşliğinde yüzme molalarının verildiği turda sizi eşsiz bir doğa yürüyüşü bekliyor. Turu programı 4 gece 5 günlük bir organizasyonu kapsıyor. Bu süre içinde en güzel koyları, tarihi yapıları, dünyanın en güzel yürüyüş rotalarından biri olan Likya Yolu'nu keşfe çıkabilirsiniz. Tur boyunca her gün yapacağınız tekne turları ile bölgenin en gözde turistik mekanlarını keşfedebilir, Antik Likya Uygarlığı'nın ev sahibi olan bölgede serüven dolu bir gezi yapabilirsiniz. UNESCO Dünya Mirasları listesine adını yazdıran Letoon Bölgesi'nde ve ünlü Şövalye Adası'nda kendinizi bir zaman tünelinde hissedebilirsiniz.
Likya Turu Programında İlk Durak Caretta-Caretta'lar
Likya turu en güzel yüzme molalarının verildiği yolculuğuna Dalyan'da başlıyor. Dalyan'a ulaşım, uçaklı Likya turu yapacaklar için İstanbul'dan havalanan Dalaman uçağının inişi ve ardından özel araçlarla sağlanıyor. Dalaman ve Ortaca güzergahında sizi Karia Uygarlığı’nın en önemli kentlerinden biri olan Kaunos Antik Kenti selamlıyor. Balık kapanlarıyla adını duyuran Dalyan Kasabası ise günün ilk tekne turu için başlangıç noktası. Kaunos Kral Kaya Mezarlarını görebileceğiniz tekne turu sizi önce İztuzu Plajı'na götürüyor. Caretta-Caretta Kaplumbağaları'nın en ünlü üreme alanı olan plajda verilen yüzme molası, bu zamana kadar yaptığınız tatillerden farklı bir maceranın içinde olduğunuzu hissettiriyor. İztuzu'nun berrak denizindeki yüzme molasının ardından rota Göcek'e çevriliyor. Fethiye Körfezi'ndeki bu saklı cennet, gezginleri sıcakkanlı belde halkıyla buluşturuyor. Göcek’te marinaların güzelliği ile tarihi yapıların eşlik ettiği sahilde bir yürüyüş yapabilirsiniz. Göcek'ten sonra Likya turu, en güzel fotoğraf karelerini yakalayabileceğiniz Katrancı Koyu ile devam ediyor. Ünlü Likya Yolu'nda bir yürüyüş öncesi dinlenme zamanı geldiğinde, bölgenin taze deniz mahsullerinin ve yerel lezzetlerinin tadına varabileceğiniz akşam yemeği ile Likya turu ilk gününü tamamlıyor.
Dünyanın En Güzel Yürüyüş Rotası Likya Yolu Turunda
Fethiye'den Antalya'ya kadar uzanan ünlü Likya Yolu, dünyanın en iyi uzun mesafeli yürüyüş rotaları arasında yer alıyor. Likya Yolu turu gezisinde 540 kilometrelik yol üzerindeki ilk durak ise Kelebekler Vadisi. Fethiye’nin en çarpıcı manzarasını sunan Kelebekler Vadisi, milyarlarca kelebeğin aynı anda havalandığı sıra dışı bir doğa harikası. Vadi, 1. Dereceden doğal SİT alanı statüsünde ve yapılaşmaya kapalı. Böylece kelebekler vadideki ağaçları, çalılıkları adeta bir örtü gibi örtüyor. İlk bakışta doğal yapının bir parçası gibi görünen farklı türdeki kelebekler bir ses ya da hareket ile bir anda havalanıyor. Ölüdeniz'den kalkan tekne denize açıldığında işte ünlü Tiger Kelebekleri artık görüş alanınıza giriyor. Bu tekne turu ile Likya turu için vazgeçilmez olan en ünlü koylarda yüzmenin huzurunu yaşayabilirsiniz. St. Nicholas Adası, Camel Beach ve Akvaryum Koyu denizin yüzeyinden derinlikleri görebileceğiniz tertemiz sularıyla sizi karşılıyor. Akdeniz güneşiyle ısınacağınız, bölgenin en ünlü koylarında geçen saatlerin ardından, Likya turu sizi Kayaköy sokaklarında bir geziye çıkarıyor. 5 bin yıllık tarihi ile Kayaköy yürüyüşünde, eski Rum mimarisi ve 1920'li yılların atmosferini hissedebilirsiniz.
Likya Turunda Tam Gün Mavi Yolculuk
Günler mavi ile yeşile doyacağınız aktivitelerle dolu geçerken Likya turu spor yapmayı seven gezginlerini de unutmuyor. Fethiye ve Göcek koylarında tam gün sürecek mavi yolculuğa çıkmadan önce 1975 metre yüksekliğindeki Babadağ’da yamaç paraşütü heyecanını yaşayabilirsiniz. Gökyüzünden yeryüzüne döndüğünüzde ise Kızıl Ada, Göcek Adası, Tavşan Adası, Yassıcalar Adası, Katrancı Adası ve Şövalye Adası'na uzanan bir tekne turu başlıyor. Gün batımını Fethiye şehir merkezinde alışveriş yaparak ya da sahilde bir kahve molası vererek karşılayabilirsiniz. Fethiye çarşılarında kentin kalabalığına karışarak Likya hatıraları için alışveriş yapabilirsiniz. Programda öğle yemekleri açık büfe olarak sunuluyor. Akşam yemekleri ise genellikle otel menüsünden tercih ediliyor. Serbest zamanlarda bölgenin yöresel yemeklerini tadabileceğiniz yemek molaları da verebilirsiniz.
Likya'nın Tarihi Başkenti Patara'da Antik Bir Keşif
Fethiye koylarının sıcak denizlerinden sonra buz gibi sulara girmek Likya gezisi içinde en az yamaç paraşütü kadar farklı bir deneyim sunuyor. Antik dönemde Xanthos Çayı, bugünkü adıyla Sarı Çay, bu bölgede Eşen Çayı ile birleşiyor ve Saklıkent Kanyonu'nda keyifli bir yürüyüş parkuruna eşlik ediyor. Likya turu, Kaputaş Plajı'nın sıcak sularında bir yüzme molasından önce, bu bölgedeki soğuk sularda serinlemek isteyen misafirleri için yürüyüşe kısa bir ara veriyor. Antalya'nın en popüler turistik ilçelerinden biri olan Kaş gezisinden sonra yol Üçağız Köyü’ne uzanıyor. Likya turu kapsamındaki dördüncü tekne turu olan Kekova yolculuğu ise Anadolu'nun en küçük tiyatrosunun yer aldığı Simena Kalesi, Kekova Adası, Batık Şehir ve Tersane Koyu manzaraları ile devam ediyor. Likya turu karadan devam ederken Likya demokrasisinin simgesi olan Likya Meclis Binası'na ev sahipliği yapan Patara şehri ile tanışma zamanı geliyor. Binlerce yıllık şehir kalıntılarını barındıran Patara, aynı zamanda Likya'nın tarihteki başkenti. Patara Plajı'nın altın sarısı kumlarına antik yapıların görkemi eşlik ederken siz de Türkiye'nin en uzun plajına sahip olan bu bölgede dinlendirici bir yüzme molasının tadını çıkarabilirsiniz.
Gökova Körfezi'nde Kleopatra Plajı Sizi Bekliyor
Beşinci gün Azmak Çayı ile başlayan Likya turu, Akyaka’nın berrak sularında devam ediyor. Tekneniz Akyaka'nın güzelliklerine açıldığında manzara, orada yaşama isteği uyandıran atmosferiyle sizi büyülüyor. Gökova tekne turu çok geniş bir alanı kapsıyor. Gelibolu Adası, İncekum, Su Altı Mağaraları ve Lacivert Koy, teknenizin uğrayacağı başlıca yerler oluyor. Mısır kraliçesi Kleopatra ile Roma İmparatoru Antonius’un yüzdüğü rivayet edilen efsanevi Kleopatra Plajı'ndaki anlarınız ise en unutulmaz Likya hatıralarınızı oluşturabilir. Damlataş Plajı'nın yarımadaya doğru uzanan küçük koyu Kleopatra Plajı, suyunun berraklığıyla sizi şaşırtabilir. Burada sadece deniz gözlüğü ile denizin derinliklerini ve rengarenk balıkları görebilirsiniz. Likya turu, Akyaka'da sonlanırken bir sonraki tatil planınıza Likya bölgesini yeniden eklemek isteyebilirsiniz. Büyüleyici doğa manzaraları, tüm ününe rağmen korunmayı başarmış tertemiz plajlarıyla Likya, yabancı turistler kadar yerli turistlerin de ilgisini çekiyor. Deniz ve güneş turizminin yanı sıra bir kültür gezisi de olan Likya turu ise özellikle yaz dönemlerinde tatilini en güzel denizlerde geçirmek isteyen misafirlerini bekliyor.
Siz de bu cennet bölgeyi karış karış gezebilmek için Prontotour’un Likya turu programlarından birini seçebilirsiniz. İster otobüs ister uçakla yapabileceğiniz bir başlangıç, sizi Likya'nın güzellikleriyle buluşturmak için yeterli.