İSPANYOL ATEŞİ

MADRİD

Barselona’nın en büyük rakibi olan başkentin güzellikleri belki Barselona’nınkiler gibi ilk anda göze çarpmıyor. Ancak kente bir turistten çok oraya yeni yerleşmiş biri gibi yaklaşırsanız, güzelliklerini yavaş yavaş keşfedip tadına varabilirsiniz. Her ne kadar “asla uyumayan şehir” unvanına New York sahip olsa da dünyanın en enerji dolu kenti Madrid, bu sıfatı daha çok hak ediyor. Birçok Avrupa kenti gibi burası da yürüyerek keşfedilmesi gereken şehirlerden. Yürüyüş ayakkabılarınızı giyin, elinize haritanızı alın ve yola koyulun. Arada haritanızı cebinize koyup kaybolmak ve sürprizlerle karşılaşmak da iyi bir fikir olabilir. Puerta del Sol, Paseo del Prado ve Plaza Mayor şehrin en önemli noktalarından. Ne var ki hepsi de son derece turistik. Siz Chueca, Lavapiés, Las Letras ve Malasaña gibi biraz daha az bilindik yerlere doğru uzanın.

Kaçırmayın

• Kentte hayatın nasıl aktığını kuşbakışı izleyebileceğiniz, hemen her binanın tepesinde, avlularda, hatta bulvarların ortasında karşınıza çıkacak ünlü çatı terasları “terraza”lar.
• 19. ve 20. yüzyıl ustalarının eserlerini görebileceğiniz Museo Thyssen-Bornemisza’dan Museo Nacional del Prado’ya ve Museo Nacional Centro de Arte Reina Sofía’ya (Picasso’nun Guernica’sı da burada) kentin sanat dolu müzeleri.
• La Latína’daki tapas barları.
• Madrid’in, New York’taki Central Park’a cevabı niteliğindeki yemyeşil parkı El Retiro.
• Chamartín’deki 75 bin kişilik efsanevi stad Santiago Bernabéu’da bir Real Madrid maçı.
• Vintage kıyafetlerden şapkalara ve ayakkabıya giysi ve aksesuar satan bir sürü mağazanın, restoranların, kafelerin ve barların yana sıralandığı cadde Calle del Pez.

BARSELONA

Yaşamın 24 saat kesintisiz, uykusuz aktığı Barselona, dünyanın en canlı ve yaşanılası kentlerinden biri. Gece hayatı, plajları, insanı kendinden geçiren lezzetleri, özellikle Gaudi’nin damgasını vurduğu ilginç mimarisi ve alışveriş tutkunlarını hayal kırıklığına uğratmayacak mağaza ve butikleriyle Barselona, herkesin hayatında en az bir defa görmesi gereken muhteşem bir kent. Barselona’da en önemli amacınız tüm tapas çeşitlerini tatmaya, içebildiğiniz kadar sangria içmeye ve hayatınızda hiç eğlenmediğiniz kadar eğlenmeye çalışmak olmalı.

Kaçırmayın

• Barselona’nın 20. yüzyılda Gotik mimari eserlerin röprodüksiyonlarının yapılmasıyla oluşturulmuş en ünlü mahallesi Barri Gòtic.
• Roma döneminden kalma eserleri görebileceğiniz tarih müzesi Museu d'Història de la Ciutat.
• Aralarında sanatçının heykelleri, tabloları, dokumaları, seramikleri ve grafiklerinin bulunduğu yaklaşık 10 binin üzerinde eser barındıran Miró müzesi Fundació Joan Miró.
• Gaudi’nin muhteşem başyapıtı, yapımı halen süren efsanevi katedral Sagrada Familia.
• Kentin kalbinin attığı yaya caddesi La Rambla.
• Dünyanın en güzel tapas tezgâhlarının toplandığı pazar yeri La Boqueria.
  

İBİZA VE MALLORCA

Artık İbiza sadece parti ve gece hayatı için değil; cep boyu plajları, doğal güzellikleri ve yoga tatil köyleri için de tercih ediliyor. 1960’lardaki İbiza’yı deneyimlemek isteyenler, hipilerin gün batımında davul çaldığı Platja Benirras’ı, kalabalıktan kaçmak isteyenler Cala Salada’yı, Es Vedra kayalığı üzerinde harika bir manzara yakalanmak isteyenler Cala d'Hort’u, deniz keyfi yapmak isteyenler ise Cala Jondal’ı denemeli.Eski kent merkezi D'Alt Villa da arnavutkaldırımlı sokakları, eski katedrali, Mağrip stilinde yapılmış kalesi ve 16. yüzyıldan kalma evleriyle görülmeye değer. Palma de Mallorca ise Mallorca’nın başkenti. Deniz kenarında kozmopolit bir kent. Bir nevi küçük Barselona sayılabilecek Palma de Mallorca’da hem alışverişe doyacağınız butikler ve mağazalar bulacaksınız, hem de eski bir mahalle olan casco antiguo’da zaman içinde bir yolculuğa çıkmış gibi hissedeceksiniz.

Kaçırmayın

• Ibiza’da, hem Ibiza’nın hem de Formentera’nın tarihiyle ilgili epeyce bilgi veren arkeoloji müzesi Museu Arqueológic.
• Palma’da, La Seu olarak bilinen gotik katedralde ve Çağdaş Sanat Müzesi’nde etraflıca bir gezi.
• 20. yüzyılın başında Katalan mimar Lluís Domènech i Montaner tarafından inşa edilen ve modernizmin Mallorca’daki en eski örneği olan kültür sanat merkezi Caixa Forum Palma.
• Palma de Mallorca’da, Joan Miró ve karısı Pilar’ın 1981’de kurduğu ve ünlü sanatçının eserlerini görebileceğiniz vakıf Fundació Pilar i Joan Miró.

BİLBAO VE BASK BÖLGESİ

Mutfağından kültür sanat aktivitelerine, lezzetine doyum olmayan şaraplarından plajlarına, dağ yollarından geleneksel sporu pelota’ya Bask bölgesi ve Bilbao, İspanya tutkunlarına Madrid ve Barselona’dan çok daha farklı bir dünya vaat ediyor.

Kaçırmayın

• Gehry'nin ustalık eseri müze binası Bilbao Guggenheim.
• Bilbao’nun tarihini gözler önüne seren, minik ama içi dolu Bask Müzesi Euskal Museoa.
• Calle Santa Ana’daki Arap hamamları Baños Arabes’te masaj, su terapileri ve sonrasında nane çayı.
• Bask bölgesinin muhteşem şaraplarının yapıldığı üzüm bağlarının yoğunlaştığı La Rioja bölgesi.
• Avangard bir mutfak laboratuarı olarak tanımlanabilecek Bask mutfağının en iyilerini tadabileceğiniz San Sebastian kenti. 

ENDÜLÜS GRANADA

İspanya’nın İslam dönemini yerinde görmek isteyenlerin durağı Granada,Elhamra Sarayı’nın da memleketi. Granada’da İspanya’nın çok farklı bir yüzünü göreceksiniz. Belki de bildik anlamda en İspanyol olmayan yüzünü… Daracık sokaklarında kaybolmak, bol baharatlı ve Arap etkili mutfağını tatmak, bahçelerinde ruhunuzu dinlendirmek serbest.

Kaçırmayın

• Bir zamanlar sultanların gezindiği muhteşem bahçeleri ve kale duvarlarıyla kendi başına bir şehir sayılabilecek Elhamra Sarayı.
• Beyaz badanalı evleri ve daracık ara sokaklarıyla tarihi Albaicín bölgesi.
• Granada’da, Katolik krallar döneminde inşa edilmiş devasa katedraller ve irili ufaklı kiliseler.
• Turistlerin çok da bilmediği bahçeli evlerden (carmines) biri olan ve muhteşem bahçesinde nar, bambu, palmiye, söğüt ağaçları ve hanımeli çiçekleri barındıran 19. yüzyıldan kalma Carmen de la Victoria.
• Kişniş ve kimyon başta olmak üzere Fas baharatlarını bolca kullanan Elhamra Sarayı manzaralı restoran Azafrán.

SEVİLLA

Kristof Kolomb’un döneminde altın çağını yaşayan Sevilla, 16. ve 17. yüzyılda o kadar zengindi ki bu yüzyıllarda kente bir sürü kilise, katedral, saray ve meydan yaptırıldı. Sanki bugün de o dönemde kalmış gibi duran kentte, Santiago Calatrava’nın Alamillo Köprüsü gibi modern dokunuşlar da yok değil. Son derece geleneksel ve tutucu bir kent olan Sevilla’nın hemen her sokağında, Meryem Ana ve İsa heykelleri ile resimleri görmek işten değil. 

Kaçırmayın

• İspanyol kraliyet ailesinin yazlık ikametgâhı, süslü Mağrip mimarisiyle Alcázar.
• Flamenko ateşi.
• Dünyanın en büyük gotik binası olan Sevilla Katedrali.
• Kentin güzel sanatlar müzesi Museo de Bellas Artes de Sevilla’da Ortaçağ ve Rönesans Dönemi’nin nadide sanat eserleri.

VALENCİA

İspanya’nın en hareketli kentlerinden biri olan Valencia bu konuda Barselona’yla bile boy ölçüşecek düzeyde. Mimar Santiago Calatrava’nın bolca dokunduğu kent, İspanyol yemeği paella’nın da anavatanı ve belki de en güzel yapıldığı şehir.

Kaçırmayın

• Yapımı 1262’de başlasa da ana kapısı ancak Barok dönemde tamamlanabilen ve önceden yerinde bir cami olan Valencia Katedrali.
• Mimar-mühendis Santiago Calatrava’nın anavatanı için tasarlamış olduğu, sanat ve bilim kenti kompleksi Ciudad de las Artes y las Ciencias.
• Kalıcı koleksiyonunun yanı sıra süreli sergilerin de gerçekleştirildiği modern sanat müzesi Instituto Valenciano de Arte Moderno’da (IVAM) Julio González’in sürrealist-kübist heykelleri, fotoğrafçı Gabriel Cualladó’nun işleri ve Valencialı ressam Ignacio Pinazo’nun tabloları.
• 50’lerde yaşanan büyük sel felaketinden sonra yatağı değiştirilen Turia Nehri’nin eski yatağının yerinde kurulan dev bahçe Jardines del Turia.